ENEZ MEKTUBU / Ulaş Demiray

Dün MUHTARLAR GÜNÜ’ymüş. Kutlu olsun. İyi de muhtarların ne işe yaradığını, yetkilerini bilen var mı? Gerekli mi, gereksiz mi hiç düşündünüz mü?

Şimdi bu soruma yanıt olarak söylenebilecek pek çok örnek verilebilir. Doğrudur. Bir muhtarın MUHTAR sıfatı bile ona pek çok kapıyı açabilir. Muhtarların Jandarmada, kaymakamlıkta, diğer devlet dairelerinde önceliği ve değeri elbette vardır.

İyi de... yeterli mi?

***

Muhtarlar halkın tek dereceli oyları ile doğrudan seçimle iş başına gelirler. Bir partinin Belediye meclis listesinde birilerinin beğenisi ve icazetiyle seçilmezler. Toplumda kendi bıraktıkları imaj ve gördükleri takdirle seçilirler. Özün kısası herhangi bir partiden, kürtlerden bir kişi, muhacırlardan bir kişi , romanlardan bir kişi mantığı ile belirlenerek belediye Başkanlarının icazeti ve takdirleri ile HAZIR PARMAK olsun diye seçilmezler...

***

Muhtarların ne yazık ki yaptırım için bütçeleri ve yetkileri yoktur. Ama olmalıdır. Örneğin muhtarlar Belediye meclislerinde (ya doğrudan ya da temsili olarak) kentin karar mekanizması içinde söz sahibi olmalıdırlar. Çünkü muhtarlar, seçildikleri mahaledeki köylüsünün, mahallelisinin en kolay ulaşabileceği gözü ve kulağıdır. Ama ne yazık ki çoğunun oturmaya, çalışmaya bile yerleri yoktur (Ama galiba silah taşıma yetkileri vardır).

***

Eğer gerçek bir demokrasiden söz edeceksek, sistemde muhtarların ne kadar önemli ve gerekli olduğunu anlamak gerekmektedir. Muhtarlar demokrasinin halka en yakın, en ileri uçlarıdır. Onlara maaş bağlayarak, gezilere götürerek, yemekli toplantılar düzenleyerek bugünü geçiştiremeyiz, savuşturamayız... Özellikle siyasi partiler parti programlarında, demokrasi anlayışlarında muhtarları nerede ve hangi yetkilerle görmek istediklerini vurgulayarak ve kamuoyu ile paylaşarak MUHTARLAR GÜNÜ’nü anlamlı hale getirmelidirler...